Gözyaşıyla ilgili tehlike ortaya çıktı

Gözlerde toz ve kir birikmesini önlemek için gözyaşı üretildiği biliniyor. Bu gözyaşı, gözün iç köşesindeki küçük deliklerden başlayarak, ince bir boru sistemi ve bir gözyaşı kesesi aracılığıyla buruna ulaştığı bildirildi. Bu sistemde herhangi bir yerde tıkanma olursa, gözyaşı gözden akar ve gözlerde sulanma olur.

Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Emine Malkoç Şen, bu durumun enfeksiyona yol açabileceğini ve gözlerde sarı-yeşil çapaklanma, kızarma ve kapaklarda şişlik gibi belirtiler verebileceğini söyledi.

Prof. Dr. Şen, gözyaşı boşaltım sisteminde tıkanma oluşabilecek yerleri ve nedenlerini anlattı. Göz tansiyonu damlaları, bazı kanser ilaçları, radyoaktif iyot tedavileri, kimyasal yaralanmalar ve viral enfeksiyonlar gibi faktörlerin, göz kapaklarının kenarındaki delikleri ve kanalları tıkayabileceğini belirtti.

Bu durumda gözyaşı, gözden dışarı akar. Daha alt seviyelerdeki tıkanmalarda ise, gözyaşı kesesinde mikroorganizma ve artıkları birikir ve enfeksiyon oluşur. Bu durum, hastanın görme kalitesini ve yaşam konforunu bozar. Tedavi edilmezse, göz kapakları sarkabilir ve düzeltilmesi için ameliyat gerekebilir.

Prof. Dr. Şen, gözyaşı kanal tıkanıklığının tedavisinde, tıkanmanın hangi seviyede olduğunun belirlenmesinin önemli olduğunu vurguladı. Bunun için gözyaşı kanalına bir sıvı vererek, tıkanıklığın yeri ve derecesini tespit ettiklerini söyledi. Bazı durumlarda, BT veya MR gibi görüntüleme yöntemlerine de başvurduklarını ekledi.

Prof. Dr. Şen, bu hastalığın tedavisinin, çocuklarda ve yetişkinlerde farklı olduğunu da ifade etti. Çocuklarda doğuştan gelen tıkanıklıkların kendiliğinden geçebileceğini, yetişkinlerde ise cerrahi müdahale gerekebileceğini anlattı. En sık uygulanan cerrahi yöntemin, burunda yeni bir kanal açmak olduğunu söyledi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir