Nina Shahverdyan ve ailesi, Eylül ayında Dağlık Karabağ’dan ayrılan 100 bin Ermeni arasındaydı.
30 saatlerini yolda geçirdiklerini anlatan Shahverdyan, “İnsanlar kalp krizinden öldü. Bazıları bu acıları yaşamak için çok yaşlı olduğu için öldü. Çocuklar ağlıyordu” diyor.
Azerbaycan, Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından çıkan savaşta kaybettiği toprakları, Eylül’de yeniden alevlenen çatışmalarda birkaç gün içinde Dağlık Karabağ’dan geri aldı.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, barış anlaşmasının yakın olduğunu söylese de Ermeniler daha çok şey kaybetmekten korkuyor.
Aliyev’in daha önce Ermenistan’ı, “Azerbaycan’ın batısı” olarak tanımlamasını ciddi bir tehdit olarak görüyorlar.
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, geçen ay Azerbaycan’ın “yeni ve büyük bir savaş başlatmak” niyetinde olduğunu söyledi.
Diğer yandan iyi niyet göstergesi olarak sınırdaki boş dört köyü geri vermeyi kabul etti.
Azerbaycan, bu korkuların yersiz olduğunu söylese de Aliyev, Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’nden ülkesine demir yolunun geçmesi için Ermenistan’dan izin talep etti.
Ermenistan bu yol üzerinde kontrolü elinde tutmak isterken Azerbaycan daha önce bu koridoru “zorla ele geçirmek” tehdidini yöneltmişti.
BBC’den Grigor Atanesian ve Tim Whewell’ın haberine göre Ermenistan’ın başkenti Erivan’da bazı siviller gönüllü organizasyonlar aracılığıyla askeri eğitim alıyor.
Nina da silah kullanmayı öğrenenler arasında.
“Erkek ya da kadın olmanız fark etmez; bütün sınırların saldırılabileceği Ermenistan gibi bir ülkede kendinizi nasıl korumanız gerektiğini öğrenmelisiniz” diyor.
Rusya’nın tutumu
Dağlık Karabağ meselesinden önce de Ermenistan’ın sınırında çatışmalar yaşanmıştı.
Ermenistan’ın içindeki şehirler ilk defa 2022 yılında bombardımana tutulmuş, Azeri güçleri Ermeni topraklarına girmiş ve orada kalmıştı. İki günde 300 asker ölmüştü. Bu yıl Şubat ayında da açılan ateş sonucu dört Ermeni askeri hayatını kaybetti.
Kamuoyu yoklamalarına göre Ermeniler ulusal güvenlik ve sınır meselelerini en büyük sorunları olarak görüyor. Ermenistan’ın güvenliğinin garantörü olarak görülen Rusya’nın son krizde nötr kalarak müdahale etmemesi de bu hissiyatı körüklüyor.
Bu yüzden de Ermenistan yüzünü daha çok Batı’ya dönüyor.
ABD ile tatbikatlar düzenlenirken Fransa’dan Ermeni askerlerin eğitimi için garanti alındı.
Ermeni hükümeti AB üyeliğine başvurmayı da değerlendiriyor.
Ancak bu adımları Azerbaycan ve Rusya tehdit olarak görüyor.
Ermenistan sınırındaki köyler saldırılara açık kalmaktan endişe ediyor; ancak Başbakan Paşinyan, “Azerbaycan’dan endişe edilmemesi ve bunun aslında ticaret için bir fırsat olarak görülmesi gerektiğini” vurguluyor.
Dış politika uzmanı Zaur Shiriyev, Batı Azerbaycan söyleminin Ermenilerin “Dağlık Karabağ’a ilişkin iddialarından vazgeçmesi için taktik bir manevra” olduğu düşüncesinde.
Shiriyev aynı zamanda, “Barış anlaşmasını çok da abartmamak mühim” görüşünü dile getiriyor.